“Öyle bir yerdeyim ki/ Ne karanfil ne kurbağa/ Bir yanım mavi yosun/ Dalgalanır sularda/
Dostum dostum/ Güzel dostum/ Bu ne beter çizgidir bu/ Bu ne çıldırtan denge/ Yaprak döker
bir yanımız/ Bir yanımız bahar bahçe”
Hasan Hüseyin Korkmazgil, yukarıda ilk kıtası yer alan ‘Öyle Bir Yerdeyim ki’ şiiriyle
yaşamın diyalektiğini mısralara ne güzle dökmüş.
Geçtiğimiz bayram da bunu ne kadar derinden yaşadık!
Bir yanımız bayram ederken bir yanımız Kahraman Maraş merkezli deprem felaketini
yaşayanlarla birlikte ıstırap çekti.
Bir yandan anneme sarılır, elini öper, bunun sevincini yaşarken bir yandan depremde
annelerini kaybedenlerin acısını hissettim…
Kardeşlerimle kucaklaşırken kardeşlerini kaybetmişlerin kalp sızısı vardı kalbimde…
Çocuklarımla bayramlaşırken çocuklarını yitirmişlerin katlanılması zor ıstırabı yanı
başımdaydı.
Biliyorum, bunları ülkemizin her bireyi derin bir şekilde yaşadı, yaşıyor.
Gönüllü örgütler, sivil inisiyatifler, arkadaş toplulukları, tek tek insanlar, çekilen acıyı,
çektikleri ıstırabı, yaraları sarmaya yönelik yaptıklarıyla azaltmaya gayret ettiler, ediyorlar.
Bayramda bu çabalar daha da arttı.
Deprem bölgelerinde, özellikle çocuklara yönelik tiyatro, şenlik gibi etkinlikler onları bir
nebze olsun neşelendirme uğraşlarıydı.
Gerek deprem bölgesinde gerekse depremzedelerin konuk edildiği kentlerde düzenlenen
bayramlaşma etkinlikleri, ‘dayanışma yaşatır’ şiarının güzel örnekleri olarak göze çarptı.
Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarının, Büyük Millet Meclisini açarak ülkemizin
kaderini halkla birlikte eline aldığı 23 Nisan 1920 yılının 103. Yıl dönümü de bayramın son
gününe denk geldi ve o gün ‘Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’ da kutlanarak çifte
bayram yaşandı.
Henüz yüz yüze eğitime tam olarak geçilemediği deprem bölgesinde çocuklara yönelik
yapılan etkinlikler ‘Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’ kutlamalarının bir parçası
olarak ayrı bir anlam kazandı.
Çifte bayramı bu sene coşkumuzu içimize gömerek buruk bir sevinçle kutladık.
Önlenebilir acıları bir daha yaşamamak için, toplum olarak silkinmek, acıyı dindirmeye
gösterdiğimiz dayanışmayı, acıyı önlemek için de göstermek gerektiğini derinden
kavradığımız bu bayram…
Coşkulu, sevinçli bayramların müjdecisi olacak…
İnanıyorum!